{ "title": "Lenf Damarı", "image": "https://www.damarhastaliklari.gen.tr/images/lenf-damari.jpg", "date": "19.01.2024 08:48:57", "author": "ismail veske", "article": [ { "article": "
Lenf Damarları, Vücudun hemen hemen bütün dokularında yer alan ve içerisinde lenf sıvısının dolaştığı bir damar ağı kurarlar. Bu damar ağının bazı yerlerinde ise lenf bezleri adı verilen özel yapılar yer alır. Lenf damar ağı ve bunların üstüne yerleşmiş olan lenf bezleri, organizmanın mikroplara ve değişik hastalık etkenlerine karşı kurulmuş olan karakollara benzetilebilir. Bilindiği üzere, atardamarlar ile dokulara taşınan kan daha sonra kılcal damarlar içerisine girer. Kılcal damarlar düzeyinde kan sıvısının bir kısmı, dokuların hücreler arası sıvısına katılır. Bu sıvı daha sonra dokularda bulunan kılcal lenf damarlarına girer.

Lenf damarlarına girmiş olan ve lenf sıvısı adı verilen kan sıvısı, her ne kadar kan sıvısından kaynaklanmış ise de onun bütün özelliklerini taşımaz. Lenf sıvısı içerisinde alyuvarlar hiç yer almadığından dolayı bu sıvı hafif sarı veya renksiz olur. Sıvının kıvamı kan serumu kıvamına yakındır. İçerisinde, fazla oranda kanın lökosit hücreleri yer alır. Lenf sıvısı yavaş olmakla beraber pıhtılaşabilme özelliği bulunmaktadır. Lenf damarları içerisine girmiş olan lenf sıvısı, bu damarlar içerisinde taşınarak yeniden kan dolaşımına kazandırılır. Görüldüğü üzere, kan sıvısının bir kısmı dokulara süzülür, burada bir süre dolaşmasının ardından lenf sıvısı olarak lenf damarlarına girer ve damarlar içerisinde ilerleyerek yeniden kan dolaşımına katılır.

Bu yolculuk esnasında, lenf sıvısı etraftan yani dokulardan, merkez kısmına yani kan dolaşımına taşınmış olur. Kılcal lenf damarları birleşerek daha büyük olan lenf damarlarına açılırlar. Lenf damarları, etraftan merkeze doğru gitgide büyüyen bir şekilde yönelirlerken bazı çevrelerde lenf bezlerine açılırlar. İleri karakollara benzetebileceğimiz lenf bezleri, kendilerine gelen lenf damarının lenf sıvısını alarak, bu sıvıyı denetlerler ve kendisinden çıkan bir başka lenf damarı içerisine verirler. Böylelikle, lenf sıvısını dokulardan lenf bezlerine taşımakta olan lenf damarlarına getirici lenf damarı, lenf bezinden etrafa taşıyan lenf damarına ise götürücü lenf damarı adı verilir.

Her lenf bezi belli bir vücut etrafından gelen getirici lenf damarlarını alır. Başka bir deyişle, her lenf bezi, vücudun belli olan bir yerinin lenf sıvısı denetimini üstlenmiştir. Vücudun herhangi bir yerindeki bir dokunun, canlı veya cansız bir hastalık etkeni tarafından istila edilmesi halinde, o çevredeki lenf sıvısı bu istila ile ilgili bilgileri lenf damarları içerisinde ilerleyerek o çevreden sorumlu olan lenf bezlerine aktarır. Bu bilgileri almış olan lenf bezi, yani vücut savunmasının ileri karakolu, kendi imkânları ile o bölgeye savaşçılar sevk eder. Bu savaşçılar anımsanacağı üzere, granülositler, lenfositler, makrofajlardır.

Zararlı olan etken ile sürdürülen savaş, bölgesel bir iltihap şeklinde kendisini gösterir. Lenf bezinin kendi imkânları ile bu düşman karşısında yetersiz olarak kalır ise o zaman vücudun bütün bağışıklık sistemi alarma geçirilerek top yekün bir savaşa başlanılır. Kılcal lenf damarlarının duvarı, tek sıralı olan özel bir epitel hücresi tarafından meydana getirilmiştir. Bu epitel hücrelerine Endotel hücreleri adı verilir. Daha büyük olan lenf damarlarının endotel hücrelerinin dış yüzü yağ dokusu ile örtülmüştür.
" } ] }